Misafir 2.bölüm

YAZAR : Elif Duru

Hazal Kaya ve Buğra Gülsoy’u buluşturan MedYapım imzalı ‘Misafir’ dizisi bu hafta ikinci bölümüyle izleyici karşısına çıktı.

Birinci bölümünden izleyiciye tüm hikayesini anlatan dizinin bu bölümünde aslında sürpriz gelişmeler yerine daha çok tahmin ettiğimiz yeni detaylar gördük diyebiliriz sanırım. Hatta; bana bir parça durağan bile geldi ama dizinin ana teması çok aksiyonlu olmadığı için sanırım bunu tolere edebiliriz.
Erdem’in eşi Nermin’in ölümüne istemeden de olsa, Gece’nin sebep olduğu hem tanıtım fragmanında açıkça gösteriliyordu, hem de ilk bölümde Gece Balım’dan söz ederken “Onun annesiyle ölmeden hemen önce karşılaşmıştık” gibi replikle bize bunun sinyallerini zaten vermişti. Hatta; Gece’nin Nermin’in kaza haberlerini saklamasından yola çıkarak aylardır gizli gizli Erdem ve ailesini izlediğini ve göle tekrar atlayıp kumbarayı çıkarmasındaki esas nedenin bu vicdan azabı olduğunu da düşünmemiz doğru olacaktır.

Yalnız burada anlam veremediğim bir detay var. Erdem her ne kadar anti depresan olduğunu düşündüğümüz haplar kullansa da, eşinin ardından çok çabuk hayata tutunmuş ve neşeli duruyor hatta eşini özlediğine dair sahne neredeyse görmüyor gibiyiz. İlk bölümde yaşadığı kaybın Erdem’i üzdüğünü ve baş etmekte zorlandığını düşünmüştüm ama ikinci bölümde bunun detaylarını görmeyi beklerdim açıkçası. Çocukları için güçlü duruyor bile olsa en azından arkadaşlarıyla dertleştiği bir sahneye ihtiyaç var bence.

Gece’nin ise yaşadığı zor hayatın detaylarını ikinci bölümde görmeye devam ettik. İlk bölümde çocukluğunda yaşadığı zorlukları gördüğümüz Gece’nin intihar etme girişiminden hemen önceki günlerini merak ettiğimi ilk yazımda yazmıştım zaten. Oradan da aslında tahmin ettiğimiz gibi kendisini korumak isterken Tunç’u bıçaklama çıktı.

Bir polis olan Erdem’in evine alıp yardım ettiği kadının aslında nefsi müdafa için bile olsa suçlu olması senaryo için güzel bir açılım olacaktır. Hatta; Erdem ve Giray yavaş yavaş hikayenin parçalarını birleştirip aslında Gece’nin hafızasını kaybetmediğini bile anlayacaktır yakında. Zira; Gece bulunmak istemediğini oldukça fazla belli ediyor ve Erdem de bunu anlıyor. Hatta belki her şeyin farkında bile olabilir. Ama Erdem’in polis olmanın güveniyle iyi birisi dediği Gece’nin hem -özünde masum olsa da- suça karışmış olan hem de eşinin ölümüne neden olan kişi olduğunu öğrenince yaşayacağı değişimi de merak ediyorum. Çünkü; şu ana kadar izlediğimiz Erdem bir polise göre oldukça rahat ve hiç şüpheci değil.
Gece’nin hafızasını kaybetmediğini herkesten önce dile getiren kişi ise ne yazık ki; Betül oldu.

Aslında Betül’e “Erdem nasıl çocuklarını intihar etmeye teşebbüs etmiş bir yabancıya emanet eder” derken hak vermedim değil. Ama Betül bu cümleyi çocukları düşünen iyi niyetli arkadaş olarak değil ölmüş arkadaşının kocasında gözü olan arsız bir insan olarak söyleyince haklılığı ışık hızıyla kayboldu tabi ki. Betül o kadar sinir bozucu bir hal aldı ki ikinci bölümde, içimden bu kadın Nermin ölünce kesin sevinmiştir diye bile geçti. Zira; Betül’ün ne en iyi arkadaşım dediği Nermin’e ne de çocuklara değer vermediğini Balım kaybolan kumbarası için ağlarken “Aman boşver gitti o artık üzülme” demesinden anlamış olduk.
Polisin işine bile karışmaya kalkan ve hatta Tunç’u bularak Gece’nin sırlarını öğrenmeye çalışan Betül belli ki, Erdem’i karıştırmadan Gece’yi Tunç’a götürecek kişi olacak. Ya da; Gece’nin birisini bıçakladığını ilk dile getiren kişi…

Ama bundan önce ise Giray, Gece ile annesinin buluşmasına vesile oldu. Nazan’ın kızının yerini Tunç’a söylemeyeceğini düşündüğüm için bunu şimdilik bir tehlike olarak görmedim açıkçası izlerken. Hatta; Nazan da polis olduğunu öğrendiği Erdem’i belalı Tunç’tan kaçma kapısı olarak kullanabilir. Özellikle de; kasadan aldığı altınlardan sonra… Bundan sonrası ise Nazan tarafından da kazık atılan Tunç’un ikisini bulma çabalarının devamı ve artık Erdem’in Tunç’la ilgili olaylara dahil olmasıyla devam edecektir herhalde. Çünkü; artık Erdem’in polisliğinin de hikayede ön plana çıkması gerektiğini düşünüyorum.
Öte yandan; Toprak’ın kendisine de yer verdiği aile resmini görünce kendisini ilk defa bir yere ait hisseden Gece’nin gösteriye yetişme çabasıyla bu ilgiye karşılık vermesi de bu bölümün sevdiğim detaylarından oldu.
Reytinglere de değinecek olursak… Dizi ikinci bölümde maalesef ilk bölüme göre düşüşe geçti. Bunda hikayenin fazla sakin ilerlemesinin de payı olduğunu düşünmüyor değilim hatta yayın hayatına bir düşüp bir yükselerek devam edeceğini tahmin ediyorum ama yine de ilerleyen bölümlerde oyuncu kadrosunun harına yükselişinin devam etmesini diliyorum.