YAZAR : Şehriban Simay DEMİR

Sanırım bu hafta bölümü tanımlayacak en doğru kelime ne diye sorsalar cevabım net paramparça olurdu. Çünkü bedenleri dimdik ayakta dursa da hepsinin ruhu artık paramparça. Yaşadıkları çok ağır, ödedikleri bedeller katlanılmaz ve olanları düzeltmek için ne Asiye’nin ne Cemal’in ne de Mahir’in elinden bir şey geliyor .

Asiye artık ne kendi ne de çocuklarının yaşadıklarını kontrol edecek bir duruma geldi. Her gün yeni biri onun ve Cemal’in geçmişini öğreniyor, her an Nergis’in cinayet işlediği nedeniyle kaçak oldukları ortaya çıkabilir. Asiye iyiden iyiye sıkıştı. Daha tam olarak Nergis’in yaralarını iyileştirememişken şimdi de Uğur çıktı. Asiye Bir yandan Nergis’in yeniden aile olma hasretiyle uğraşırken hiç ummadığı bir anda Uğur bütün psikolojisini alt üst edecek, “Ben çirkin bir çocuk muydum da babam beni bırakıp gitti” noktasına gelerek gerçekle yüzleşti.

Uğur darmadağın bir halde ve Asiye’nin elinden hiçbir şey gelmiyor Asiye’nin. Açıkçası Uğur’un o küçücük ruhunda böyle kocaman bir yara açılması, onun sessiz çığlıkları, Cemal’in onu bırakıp gitme sebebini kendi sanması içimi parçaladı. “Babam beni sevmemiş ki abla seni sevmiş, yoksa ben doğduğumda bırakıp gitmezdi, ama ben kötü bir çocuk değilim değil mi anne.” Dediğinde ekrana girip kocaman sarılmak istedim . Uğur onu tanıdığımız günden beri en büyük hayali babası gibi biri olmaktı, onunla ilgili hayaller kurup onun gibi davranıp ölmüş olsa bile sevgisini kazanmaktı. Uğur için Cemal uzak ülkelerdeki bir kral değil bir kahramandı, hayallerinin kahramanıydı. Şimdi o hayalleri başına yıkıldı ve bu yıkımı aşmak Uğur için pek kolay olmayacak.

Uğur bunca yıl hasretini çektiği, onunla ilgili tek bir ayrıntıyı öğrenmek için can attığı biricik babası karşısında kanlı canlı dururken hissettiği tek şey sevilmediği ve bu yüzden terk edilip gidildiğiydi. Onu anlıyorum, babasını Mahir olarak kabul etmesini de anlıyorum ama Cemal uyurken ona bakışlarına, suratını izleyip ona hala benzeyip benzemediğini kontrol ettiğine bakacak olursak elbet yelkenleri suya indirecek ve Cemal’i affedecek. Evet Cemal’in bunun için epey uğraşması gerekecek zira Uğur baba sevgisini, koşulsuz desteği Mahir de gördü bir kere ve onu Cemal’le çoktan karşılaştırdı bile. “Sen benim babamsın, ilk bisikletimi sen aldın, bana uçurtma yaptın, üzüldüğümde yanımda sen vardın.” Uğur tercihini Mahir’den yana kullandı ve Mahir Uğur’u Cemal yüzünden her mutsuz gördüğünde aralarına daha büyük sınır çizdi. Çünkü Mahir zerre güvenmiyor ki Cemal’in babalığına. Bunu ben biraz da Cemal’in ona anlatılış şekline bağlıyorum. Nasıl mı?

Aslında Mahir eksik biliyor Cemal’i, onun babalık yönünü hiç bilmiyor mesela.”Aslında benim al Cemal çocuklar senin demem, sonra da herkesle konuşmam lazım ama güvenemiyorum ki adama, sorumsuzun teki, terk edip gitmiş bi kere bir daha sahip çıkacak mı?” Mahir çocukların babasını yani Cemal’i hep en olumsuz, en berbat yönleriyle dinledi. Çocuklarını bırakıp giden, bir kere arayıp sormayan, düzeni bozulmasın diye karşısındakini dahi susturan, çocuklarına baba olmak yerine onları yok sayan bir adam olarak biliyor Mahir onu. Cemal’in pişmanlığını hiç görmedi o mesela, çocukları ona her nefretle baktığında yahut onun yerine kendisine her baba diye sarıldıklarında ruhunun paramparça olduğuna hiç tanık olmadı. Gittikten sonra hiç mutlu olamadığını, her gününün onlarsız zehir olduğunu yahut bir yıl sonra geri dönmek istediğinde bir yalan yüzünden gelmediğini hiç bilmiyor. Bu yüzden ona güvenmemesini yahut Uğur’dan uzak tutmaya çalışmasını anlayabiliyorum. Cemal’in onlara layık olmadığını ve bir daha üzeceğini düşünüyor, buna izin vermemek adına da araya girmeyi kendinde hak görüyor. Zaten Uğur ona derinden bağlı, babası olarak bilip seçmiş durumda ve hepimiz biliyoruz ki Mahir de en az onun kadar bağlı Uğur’a. Bundan dolayı değil üzeceğini bile bile Cemal’le görüştürmek yanına dahi yaklaşsın istemiyor. Şimdi diyebilirsiniz ki “Ama buna hakkı yok, ne olursa olsun onu babasıyla barıştırmaya çalışmalıydı, araya girmemeliydi.” Evet katılıyorum normalde bende öyle düşünürdüm ama Mahir kendini de görüyor aynı zamanda Uğur’da. Aynı şekilde terk edilen, sevilmeyen, istenmeyen bir çocuk o da ve bunun ne kadar büyük bir acı olduğunu da çok iyi biliyor. Bu yüzden Uğur’un üzülmesine asla tahammülü yok.

Mahir’e göre Cemal güvenilmez ve çocuk emanet edilmez biri. Zaten farkındaysanız Asiye Mahir’e Nergis onu affetti demedi onu başka bir çocuğa babalık yaparken görmeye alıştı, bu süreçte çok acı çekti dedi. Yani Mahir hala Nergis’in dahi onu affettiğin bilmiyor, Nergis bile affetmemişken neden Uğur’u kendi eliyle babasına yönlendirip üzülmesine neden olsun ki?

Cemal her ne kadar geç kalmış, onlarca hata yapmış olsa da bence o iyi bir baba. Uğur ve Nergis gelmeden önce mutlu olduğu, yüzünün güldüğü tek yer Ahmet’in yanı olduğunu biliyoruz. Üstelik onlar geldikten sonra sadece onlara daha yakın olup bir daha kaybetmemek adına o konakta, o gergin, kaos dolu ortamda kalmayı da istediğini de biliyoruz. Asiye’yi her an Mahir’le yan yana görmeye katlanmasının da tek sebebi bir daha çocuklarından ayrılmak istememesi olduğu da aşikar. Bu yüzden Cemal geçmişte hata yapmış olsa da ben onun iyi bir baba olduğunu düşünüyorum. Şimdi Uğur’un kalbinde kocaman bir yara var ama ben inanıyorum ki babasının en güzel hatıralarıyla bırakıp gitmesine, bunca sene hasretini çekmesine ve başka bir çocuğa babalık yaptığını görmesine rağmen onu anlayıp affeden Nergis gibi Uğur da bir gün babasını affedecek. Evet biraz sancılı bir yol olacak ikisi için de ama günü geldiğinde Uğur sevgiyle kucaklayacaktır bunca sene hayalini kurduğu kahraman babasını. Onunla birlikte Asiye Mahir’in Uğur’a ne kadar iyi geldiğini gördükçe daha çok minnet duydu Mahir’e.

Asiye Mahir’i hep bir kurtarıcı olarak gördü. Çocuklarına ilk kez sahip çıkan, omzundaki yükleri paylaşan, zor gününde elinden tutup ayağa kaldıran bir yol arkadaşı belledi kendisine. Mahir her ne kadar kendisine aşık olmuş olsa da Asiye kendini ona karşı minnet borçlu hissediyor bu yüzden isteyeceği son şey bile değil Mahir’i üzüp kırmak. Bundan dolayı onu “Cemal’le aşk yaşıyor” gibi bir ithamda bulunmasını kaldıramadı ve tüm gerçeği söyleyiverdi. Bu kalbi bin parça olmuş Mahir’e yeniden umut olurken aynı zamanda Cemal’le aralarındaki bu anlamsız rekabetin nedenini sonunda anlamış oldu. Ve bence artık ikisi içinde bir sır kalmadığına göre asıl rekabet şimdi başlıyor. Gülsüm’ün de dediği gibi benim asıl merak ettiğim Asiye’nin nasıl davranacağı. Çünkü sadece çocuklarını düşünüyor olsa da o hala Cemal’e aşık.

Asiye yıllarca çocukları için nasıl uğraşıp sadece bir anne sıfatı bıraktıysa kendinden geriye şu an Cemal’i izleyince aynı şeyleri hissediyorum. Çocukları ve Asiye mutlu yaşasın diye Asiye’yi ve ona olan aşkını yok sayıyor, hayal kurarken bile kendine izin vermiyor bu konuda. Aşık olduğu kadın bir başkasıyla mı mutlu, onsuz daha mı iyi o zaman sorun yok yeter ki bir daha kaybetmesin ne onu ne de çocuklarını. Evet hala birbirlerine aşıklar ama artık öncelikleri çok çok farklı. Onlar artık önlerine konulan engellerden, yaşanan olaylardan ve en çok çocukları için birbirlerini kalplerine gömmek zorunda kalan iki aşık ve artık sadece çocukları için yaşayan, anne baba olmaya kendini adamış iki ebeveyn.

Asiye ve Cemal şu anda ebeveyn olmak için mücadele etseler de ben bu hayatta bir tek şeye inanırım : Duyguları kimse bastıramaz. Asiye de Cemal de geçmişlerini yok sayıp, hislerini baskılamaya çalışsa da ne yazık ki bunu başarmaları neredeyse imkansız hale geldi. Çünkü daha önce göz görmediğinden gönül katlanıyordu şimdi göz görüyor, gönül kahroluyor. Bu sebeple bu büyük aşkın bir noktada zincirlerinden kurtulacağını düşünüyorum.

Konakta Cemal ve Asiye’nin geçmişini bilmeyen bir tek Helin kaldı ve Zahide çok çok önemli bir şey olmadığı sürece bunu kendine sır diye saklamayacaktır. Geriye öğrenilmesi gereken tek bir gerçek kaldı bakalım Cemal tüm olanları ne zaman öğrenebilecek. İzleyip görelim.

O zaman bu haftalık da benden bu kadar, haftaya yeniden görüşmek dileğiyle

 

 

 

 

 

 

 

 

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s