YAZAR : Simay DEMİR

Bir diziyi izlerken en sevdiğim şeylerden biri kafamı kurcalayan sorulara cevaplar bulmak. “Senden Daha Güzel”i izlerken de aynı şeyleri hissediyorum. Bu hafta beni en çok düşündüren şey; geçmiş geçmişte bırakılabilir mi, oldu. Sıfırdan bir hayata başlamak, yaşanılan her şeyi yok saymak mümkün mü ?

Hani hep denir ya “Ben hayatımda temiz, yeni bir sayfa açtım” diye. O sayfaya eskinin kiri, pası bulaşmadan yeni bir hikaye yazılabilir mi? Efsun’a, Emir’e ve hatta Pervin ve Kaya’ya baktığımda bunun o kadar basit olmadığını görebiliyorum. Efsun yaşadığı travma sonrası tedavi aldığı, cerrahlığı bırakıp dermatolog olduğu halde hala neşter tutma ihtimali bile ona panik atak geçirtiyor. Emir’in sır dolu geçmişinden belki de en büyük karanlığı hayatını kaplamaya başladı bile ve Pervin geçmişi bir an olsun peşini bırakmış değil. Şimdi hepsi yeniden bir sayfa açmışken belki de hiç olmayacak kadar çok zorlanacaklar. Fakat artık Efsun çok iyi biliyor ki neyle mücadele etmek zorunda olursa olsun yanında elini sımsıkı tutmak için hazırda bekleyen biri var.

Geçen hafta Efsun’u en büyük kabusuyla baş başa bırakmıştık, tüm hafta düşündüm; Efsun müdahale etmek zorunda kalırsa ne yapar diye. Çünkü daha sadece bir gün önce ameliyat lafı duyunca bile kriz geçirmiş ve Emir onu sakinleştirmişti. Bu durum aslında bana güzel bir seçenek sundu; Efsun müdahale edecek ve çivi çiviyi söker mantığıyla korkusunun da üstesinden gelecekti. Tam olarak istediğim gibi bir sonuç alamazsam da bu Efsun için bir başlangıç olayı bana kalırsa. O endişelenmekle de çok haklıydı zira Emir’in en değer verdiği şeyi yani kariyeri Efsun’un elleri arasındaydı ve Efsun ondan kaynaklanan bir hata olursa bir daha asla kendini affetmezdi. Nasıl affedebilir? Daha önce de Efsun çok değer verdiği bir insanı kaybetti. Bunun kendi hatasından dolayı olduğuna inanıyor ve bu şekilde hayatını yönlendirdi. Yıllar sonra yine ayrı ikilemde kaldı: Değer verdiği birini tedavi etmek. Olay Efsun’un korktuğu gibi olmasa da korkusunu tümüyle yendiğini de söyleyemeyiz ama nasılsa Emir ne yapıp edip Efsun’un bu durumu aşmasına yardım edecek, inanıyorum. Efsun Amerika’da okumuş, en başarılı genç doktorlar arasına girmeyi başarmış biri. Buna rağmen dikiş dahi atamayacak “Ben sana zarar veririm” diyecek kadar büyük bir travması var ve her ne kadar üstünü örtmeye çalışsa da korkuları hala aynı yerde onu bekliyor. Bununla birlikte aslında Efsun’un ne kadar arada kalmış, sıkışık bir hayat yaşamaya mahkum edilmiş olduğunu da gördük. Efsun annesinin hapis olmamak için kaçtığı çiftliğe hapsolmuş durumda ve bunun farkında bile değil. Yoksa düşünüyorum hadi cerrahlığı bırakırsın da neden Amerika gibi bir ülkeyi bırakıp da köyüne geri dönersin? Efsun her ne kadar babasına düşkün olduğunu söylese de cevap bu kadar basit değil. Efsun babasının ebeveyni gibi davranıyor. Adam davranışlarıyla bunu ona dayatmış vaziyette. Kızına git dese de sürekli içmesi, kendisiyle ilgili sorumluluk almaması Efsun’u babasına mahkum etti. Bu sebeple aslında kızı da annesi gibi aynı yerde hapis hayatı yaşıyor, aralarındaki tek fark Efsun hala bunun farkında değil.

Pervin bu hikayenin kötü kadını ilan edilen tarafında ancak ben artık buna inanmıyorum. Pervin, Binnur’a söylediklerinde çok haklıydı bence. Efsun Antep aşığı olduğundan ya da çiftliği olmadan yaşayamadığından değil, babasını yalnız bırakmamak, ona bakmak için kalıyor onun yanında. Efsun’un kendine ait bir yaşamı bile yok ki orda. Sadece çiftlik atlar ve babası var o kadar. Şimdi annesi ona bunu göstermeye çalışırken bir yandan da kendini anlatmaya uğraşıyor ve bence Efsun annesinin dediklerini bir süre daha kabul etmese de eninde sonunda ona hak verecektir. Pervin’i tanımaya başladıkça onun aslında sadece kariyer yapmak için gitmeyeceğini düşünmüştüm ve itiraf etmeliyim ki yanılmadığım için çok mutlu oldum. Şimdi diyebilirsiniz ki” Yoo gayette doktor olmak için bırakmış onları.” Ama arkadaşlar o doktor olmak için değil özgür olmak için gitmiş o çiftlikten. Üstelik niyeti onları bırakmak olsaydı gittikten sonra tekrar tekrar geri dönmez, kızını yanına almazdı. Düşünsenize onun elinden onu Pervin yapan her şey alınmış, bu durumda zaten ondan geriye ne kalırdı ki? Sevgi karşındakini kendi hayalindekine çevirmek değildir. Ferdi’nin Pervin’i çevirmek istediği kişi Pervin’in tüm benliğini yok edebilirdi. Kendi olamayan biri başkasına nasıl yarar sağlayacak? O çiftlikte yaşamaya devam etmiş olsaydı bile iyi bir anne, mutlu bir eş en önemlisi kendi olabilecek miydi? Hayır bunların hiçbiri olmayacaktı ve belki de Pervin de bir süre sonra Ferdi gibi içki içmeye ve alkolsüz hareket dahi etmemeye başlayacaktı. O yaşamak istemediği bir hayata katlanmadığı için kimse onu suçlayamaz öyle değil mi?

Pervin “O yanında onun sevdiği, onun istediği bir hayatı yaşamayı kabul etmiş bir Pervin istedi her zaman” dediğinde fark ettim ki bu Efsun için de olmuş bir şey. Bu yüzleşme ikisi için de çok ağır olsa da ben Efsun’un annesini yavaş yavaş anlayacağını düşünüyorum. Çünkü bence Efsun bunca zaman merak ettiği “Neden?” Sorusunun cevabını aldı. Efsun aslında içten içe Pervin’in haklı olduğunu biliyor. Annesi haklı çünkü babası böyle bir insan. Annesinin zamanında girdiği kara deliğe o da girdi ve ne yaparsa yapsın çıkamıyor. Pervin oradan ayrılmakla haklıydı ama Efsun bunu yapamaz çünkü o babası, onu bırakamayacağını düşünüyor. Aslında bu hikayede ebeveyn gibi davranan kişi Efsun. Pervin’in yapmaya çalıştığı şey de kızını o kabus döngüsünden çıkarmaya çalışmak ama sanırım bunun için hala biraz zaman var. En azından Efsun’un kendisinin görmesi gereken şeyler var diye düşünüyorum yoksa o babasına arkasını dönebilecek biri değil, yapamaz. Efsun şimdi tam olarak arafta kaldı. O zaten annesini affetmeye meyilli fakat bunu yaparsa babasını kaybedeceğini düşünüyor çünkü yanında çalışıyor olma fikrinde bile “Beni asla affetmez” diye söyleyemiyor. Halbuki anne babası kendi hayatlarını, kendi kararları doğrultusunda yaşarken o ikisi arasında sıkışmış bir hayata mahkum olmuş durumda.

Açıkçası ben Ferdi ve Pervin arasında neler yaşandı da bu raddeye geldiklerini epey merak ediyordum. Pervin açısında olanları dinlerken ona vurulmuş prangaları parçalayıp kurtulmasına, hayal ettiği hayata kavuşmasına gerçekten çok sevindim. Ferdi tarafından da dinlemeden kesin hüküm vermek istemiyorum, o yüzden şimdilik bu durumu yüzleşmelerinden sonraya kadar heybemde taşıyacağım. Ama Ferdi’nin Efsun’a “Annen gibi yapma, kendine dürüst ol, sır saklama benden, yalan söyleme” deyişi ikisinin Pervin’in gitmesi konusunda çok farklı notalarda olduğunu gösteriyor. Yalnız şu da su götürmez bir gerçek ki onlar aralarında ne yaşamış olursa olsun arada en çok zarar gören yine Efsun olmuş ne yazık ki. Şimdi bir yandan annesi bir yandan babası derken hiç olmadığı kadar sıkışmış durumda ve hayatında şu an ona iyi gelen tek şey Emir’in varlığı.Bir tek Efsun için geçerli değil bu durum, Emir içinde aynısını söyleyebilirim. O Efsun’la değişiyor, iyileşiyor ve bundan gayet memnun.

Artık Emir’deki değişimi bir tek içsel olarak değil çevresine yansıttığını da görebiliyoruz. Mete’yle konuşmasında mesela; daha önce bir hastasını aldı diye kıyametler koparan adam şimdi “İyi yapmışsın, kendini sevdir de bana geri dönmesinler” diye gülerek karşılık veriyor. Emir’in bu hayattaki en önemli şeyi mesleği dolayısıyla elleriyken onu Efsun’a emanet etmekten asla çekinmiyor. Üstelik Efsun’un ufacık bir hatası sinirlerin zedelenmesine ve Emir’in elini bir daha kullanmamasına neden olabilecekken yaptı bunu.Çok iyi biliyoruz ki bu kaza önceden olsaydı Emir deliye dönebilirdi. Ama artık mesleğinden daha kıymetli bir şeyi var hayatında: Efsun. Doktorun söylediklerini hatırlayın; “Kendi hayatından daha çok endişelendiğin biri var demek ki.” Travma sonrası aşırı stres olacak ve bu yüzden baş dönmesi yaşayacak kadar değer veriyor Efsun’a. Şimdi Emir’in geçmişinden kopup gelen bu gölgeden bakalım yeni açtıkları sayfayı nasıl koruyacaklar, koruyabilecekler mi göreceğiz.

Emir’in Efsun’a bakışı, duruşu, davranışı onun duygularıyla yüzleştiğini gösteriyor. Aslında o Efsun’a çok değer veriyor ve bunu göstermekten de çekinmedi. Hastane odasında ona teşekkür ederken, durumunu bile kontrol etmedi. Emir bildiğiniz gibi tam bir kontrol manyağı ancak bunu yapmadı. Efsun’un yalanalrına ortak olurken de babasıyla konuşurken de hep istediği Efsun’u korumak, incinmesinin önüne geçmek. İşte burada işler çok karışacak benden söylemesi çünkü Efsun’u bu hayata bağlı tutan, devam etmesini sağlayan anahtar Emir’in elinde ancak Emir’in sırları bu işi çok daha kötü bir şekilde çıkmaza sokacak gibi hissediyorum.

Efsun annesi gittiğinden bu yana kimseye güvenen biri değil aksine asla güvenmiyor. Aşk gibi duygulara da çok kapılmadığı için babası ve kendini hapsettiği hayatın içerisinde debelenip duruyordu. İlk kez bir başkası ona çıkışı ailesinden de farklı bir şekilde göstermeye başladı. Emir, Efsun’un tüm sorunlarında yanında olan, her sıkıntısını çözen, üzüldüğünde göz yaşını silip onu mutlu etmeye çalışan tek insan. Efsun farkına varmasa da Emir’e bağlanıyor, onun etrafında yaşadığı mutluluğa doğru savruluyor. Bu yüzden hayalleri yıkıldığında Efsun’un içinden çıkacak olan öfke en başta Emir’i yakıp, kavuracak  hem de öyle böyle değil, benden söylemesi.

Anladığım kadarıyla Emir’in evli olduğunu ailesinden kimse bilmiyor. Serpil; “Sen bu mevzulardan hoşlanmazsın” diyecek kadar farkında değil bu olayın. Ben Kaya’nın bildiğini de düşünmüyorum çünkü Emir gibi kendisini babasına kanıtlama ihtiyacı hisseden, yaptığı her şeyi bu yüzden yapan biri hayatının en büyük hatasını babasına söylemiş midir? Hiç zannetmiyorum. Bilenlerinse bir tek Sarp ve Pervin olduğunu düşünüyorum çünkü Sarp nişan olayını konuşurken Emir’e eğer nişanlı olsaydın bu illegal olurdu dedi. Ayrıca güvenlik görevlisi Pervin’e karısı olduğunu söylediğinde yüzünde şaşkınlıktan çok endişe vardı. Yani Pervin Emir’in evli olduğunu biliyordu bana kalırsa. Ben hep merak ederdim Emir ve Pervin neden bu kadar yakın diye. Pervin her an Emir’e destek veriyor, Emir nasıl oluyor da kimseye güvenmezken ona bu kadar çok güveniyor diye. Hep de değindim yeri geldikçe yorumlarımda ama sanırım ilk kez net bir cevabım var. Çünkü Pervin Emir’de kendini görüyor; o klinik Pervin için neyse Emir için de o. Pervin’in hayatı, hayalleri o klinik ve hepimiz çok iyi biliyoruz ki Emir için de bu böyle ve ikisi de bunu farklı zamanlarda birbirinden bağımsız defalarca dile getirdi. İkisinin arasındaki bu kuvvetli bağın sebebi de tam olarak bu. Pervin Emir’i kendine benzetiyor.

Efsun’un geçmişi onu boğmaya başlarken Emir’in geride bıraktığını düşündükleri kapısına dayanmış durumda. Daha tam neler olduğunu bilmediğimden şimdilik bu konuya girmeyeceğim ama tam da Emir ve Efsun’un nişanlı haberleri gündeme oturmuşken karısının iyi niyetlerle geldiğini pek düşünmüyorum açıkçası. Bakalım izleyip görelim

O zaman bu haftalık da benden bu kadar, haftaya yeniden görüşmek dileğiyle.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s