YAZAR : Simay DEMİR 

Ben çok hayal kuran ama bir o kadar da gerçeklere göre hareket eden bir insanım. Çoğu zaman bu özelliğimi hayallerimin önüne geçtiği için sevmesem de, hayatın gerçeklerini unutmadan hareket ettiğim için hayalim gerçekleşmeyince daha az canımın yandığını hissediyorum. Çünkü ne kadar çok hayal kursam da beynimin bir yerinde gerçekleşmeyeceğini bilen ve bana sürekli hatırlatan bir yer var. Doğa hayal gibi bir aşkla başladı bu evliliğe Fatih’i bir başka kadının evine girerken gördüğünde bütün hayalleri kocaman bir kabusa döndü. Yine de ne kadar seviyor olursa olsun bir an bile tereddüt etmeden onu terk etme kararı aldı.

Doğa’nın o yemek masasından kalkarak ve Fatih’e tavrını koyarak aslında ne kadar doğru bir davranışta bulunduğunu o adamın metresi olduğunu görünce daha da anlaşılmış oldu. Doğa doğru olduğunu düşündüğü durumların çoğunda asla taviz vermeyip bildiğini okumaktan da yapmaktan da geri kalmayan biri. Aslında bunu annesine rağmen evi terk ederken de, bu kadar aşık olduğu halde “Bitti” deyip tek bir notla Fatih’i terk ederken de çok net gördük. Evet belki doğru düzgün kendine ait kararları hala yok ama ona yanlış gelen durumlarda sesini çıkarmayı da ihmal etmiyor çoğu zaman. O metrese haddini bildirirken mesela, Fatih’in tüm durdurmalarına, kadının evliliklerini övmelerine ve hatta arkadaşının orada da olmasına rağmen içinden geçen her şeyi takır takır yüzüne söyledi. Aslında burada Doğa’nın nasıl güçlü bir karaktere sahip olduğunu da çok net gördük. O fedakarlık yapmak zorunda olmadığı zamanlarda doğrusuna ters gelen hiçbir şeyi kabul etmiyor ve bunu çok net gösteriyor. Fatih dahi olsa karşındaki bunu yapıyor ve bence bu çok güzel bir özellik. Doğa için doğru bir tane ve kişiden kişiye değişmiyor ama Fatih için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.

Fatih işine nasıl geliyorsa öyle davranıyor. Gecenin bir yarısı başka bir adamın metresinin evine gidiyor ve bunda asla bir sakınca görmediği gibi bir de bu durumu normalleşme çabasında. Halbuki tam tersi bir durum olsaydı yaşanacakları tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yok diye düşünüyorum. Belki yazdıklarımdan Fatih’i sevmediğim yahut ona karşı iyi şeyler hissetmediğim izlenimi veriyor olabilirim ama Fatih bu gün gelişim göstermeye başlasa, hatalarının farkına varıp düzeltmek için adımlar atsa, Doğa’ya onun her zaman yanında olduğunu hissettirse ve evliliğine gerçekten sahip çıksa emin olun burada en çok sevinenlerden biri de ben olurum. Fakat Fatih böyle hata yapıp edip sonra samimiyetsize şirinlik yaptıkça benden daha çok çekeceği olur şimdiden söylemesi. Fatih’in bir an önce hayal dünyasından uyanıp gerçeğe dönmesi gerekiyor yoksa bu gidişle ciddi ciddi Doğa’yı kaybedecek, zira Doğa annesinin kızı güvendi mi tam teslim olur ama o güven sarsıldı mı alır bavulunu çeker gider. Çünkü onu yetiştiren de bu güne hazırlayan da Kıvılcım’ın ta kendisi.

Kıvılcım Kayhan’dan boşandıktan sonra muhtemelen kendini kızlarına adamış, bir kadın olarak kendini dünyaya kapatmış biriydi. Annesinin ısrarlı konuşmaları, arkadaşının sürekli onu biriyle tanıştırma isteği Kıvılcım’da bir karşılık bulmadığı gibi daha çok içe çekilmesine neden olmuştu bu zamana kadar. Ama Ömer onun için sıradan bir erkek olmadı hiçbir zaman. Tanıştıklarından beri Ömer onu sürekli şaşırttı, onu anladığını ona hissettirdi, kalbinin kapılarını o daha farkında bile olmadan açıp girmesine izin verdi. Çünkü Ömer ona o güveni, kendini korumak zorunda olmadığı, gardını indirebileceği bir alan sunmuştu çoktan. Öyle ki Kıvılcım başı belaya girdiğinde aradığı ilk kişi listesinde yerini çoktan almış bile. Evet belki Kıvılcım şu an tozpembe hayaller kurmuyor ama gerçekler tam anlamıyla tokat gibi yüzüne çarptığında nasıl bir yol izleyecek aşırı merak ediyorum.

Kıvılcım ve Ömer ilişkisi için eğer evlilik meselesini bilmesem ideal ilişki diyebilirdim. Ama ortada bir yalan ve sınır tanımayan bir adam var. Kıvılcım kendisi gibi bekar biriyle birlikte olduğunu düşünüyor ancak durum ortaya çıkınca ne olacak? Kıvılcım zaten Fatih’in düşünce yapısına, ailesine bakış açısı pek iyi değildi şimdi çok daha fena bir yola girilecek diye düşünüyorum. İyiden iyiye kendini kaptırdı, hayal aleminde yaşıyor. Oradan çıkınca düşüşü çok sert olacak diye düşünüyorum. Aşk insanı değiştirir derler belki de Kıvılcım daha anlayışlı ve ılımlı olur.

Aşk Kıvılcım’a ne yapar bilmem ama birini fena halde değiştirmeye başladı : Nursema! Özellikle Doğa ile ilişkisinde bunu görmeye başladım. Doğa o sinirle eve geldiğinde onu teskin etmeye çalışan biri vardı karşımda. Hinlik ya da ortalık karıştırmak istemiyordu. Zaten size bir şey diyeyim mi? Nursema kötü ya da artniyeti olan biri değil, sadece bastırılmış bir kadın. Umut onu değiştiriyor. Dünyanın bilmediği bir yanını gösteriyor. Doğa ile ilişkisinin de böyle böyle düzeleceğini düşünüyorum ben zira o evde Nursema için mücadele edecek tek insan Da Doğa’dan başkası değil.

Nursema Umut hayatına girdiğinden beri belki de ilk defa kendiyle ilgili hayaller kuruyor ve başkaları ilk defa hayallerini destekliyor. Hat sanatçısı olmak, dünyayı gezmek bunun konusu geçince bile o kadar mutlu oldu ki belki de o sofrada çoğu kişi ilk defa onu gülerken gördü.Nursema için bırakın gerçek hayatta bunu yapmayı maalesef hayal kurması bile istenmiyor o evde çünkü annesi sadece Alev’in arkadaşı diye Umut’u aşağılayıp kendilerine layık görmezken Nursema’ya verdiği hediyeye bile böyle kulp bulan Pembe bu durumu öğrenirse Nursema’ya da Umut’a da çok çektirir benden söylemesi.

Pembe, Pembe, Pembe… Ben ömrümde böyle anne çok zor görürüm. Düşünce sistemini, oğlum diye ortalarda gezmesini geçtim başka bir dünyada bu kadın. Doğa “Aldatıldım” diyor, olan benim oğluma olacak diye oturuyor köşesinde. Kız orada bebeğini düşürecek kadar üzgün belki ancak Pembe için mesele torununun nerede büyüyeceğinden başka bir şey değil. Doğa bugün çocuk sizin olsun, ben gidiyorum dese zil takıp oynar diye düşünüyorum. Açıkçası Abdullah Fatih’e tepkisinde çok samimi geldi bana ama Pembe değil. İyi hoş bendeki de laf! Kızına acımayan, gelinine acır mı hiç?

Pembe sırf Alev meselesi yüzünden kızına iyi gelecek bir evliliğe karşı çıkacak. Senin fikrin yok, isteklerin yok deyip durduğu kızının başını eliyle yakacak, ALIN BURAYA YAZIYORUM. O kadar bencil, o kadar gözleri kör ki kendi istekleri dışında bir şey görmüyor. Ben Abdullah’ın bile onun kadar olduğunu sanmıyorum artık. Nursema için çok üzülüyorum ama yine de direnecek diye ummak istiyorum zira Umut ve o bunu hak ediyor. Nursema ve Umut dizide izlemekten en zevk aldığım ilişkiden biri. Saf duyguları, ilmek ilmek işlenen ve güçlenen aralarındaki bağ çok özel bana göre. Ben bu bağın giderek güçleneceğini de hayatın gerçeklerine karşı ikisi el ele verirse hayallerini gerçek kılacaklarına da eminim. Bence Umut’un Nursema ile olan bağı kadar Alevle olan bağı da çok güzel ve değerli. Onlar birbirleriyle iş yapan, dertleşen ve gerektiğinde birbirlerine abi kardeş olabilen iki dost. Bence Umut bu hikayede Alev üzülmesin diye elinden geleni yapan nadir insanlardan biri.

Hani derler ya çok gülen insanın acılarını gizlemek için bunu bir maske olarak kullanır diye. İşte Alev’e bakınca tamda bunu görüyorum. O umursamaz halleri, hiçbir şeyi kafaya takmama durumları sadece gerçek duygularını gizlemek için bence. Düşünsenize hayatı boyunca bir kere bile annesinden övgü almamış, yaptığı her şey kötü eleştiri almış, ne işine ne de hayatına saygı duyulmuş. Üstelik yaptığı her hareket annesinin onu daha çok aşağılamasına sebep olmuş. İşte Alev tam da bu durumlar yüzünden böyle davranıyor. Hayal kurmayı bırakıp hayat ona ne sunduysa almış kabul etmiş. Hani derler ya bir şeyi kırk kere söylerseniz olur diye. Sönmez Alev’i öyle yaftalamış, ona öyle acımasız bir baskı kurup, kendini öyle bir değersiz hissettirmiş ki o da “Bari öyle olayım da değsin yaşadıklarıma” deyip hiçbir şeyi umursamıyormuş gibi davranıyor. “Muş” gibi diyorum çünkü öyle, zira Alev düşünceli, yardımsever ve anlayışlı bir kadın bana göre, en azından sevdiklerine karşı. Sırf Doğa istedi diye hem düğününü hem de Fatih’in doğum gününü organize etti hemen, Umut için nedenini dahi sormadan sergi açılışını üstlendi ki ne kadar sıkışık olduklarını kendileri söyleyip durduğu halde o küçük iş için vakit harcamayı kabul etti. Yeğenleriyle ilgilenmekten, yanlarında olmaktan asla geri kalmıyor mesela.

Ama yine de içinde dolduramadığı bir boşluk var ve sanırım bunu Abdullah beyle kapatmaya çalışacak gibi duruyor. Peki bu kadar çekici, genç, güzel ve kendi işinde başarılı bir kadın neden Abdullah beyden etkilensin? Çünkü Alev umursamadığı kadar umursanmayan bir kadın aynı zamanda. Annesi bir kere olsun iyi misin kötü müsün, bir derdin sorunun var mı? Diye sorma gereği bile duymuyor. Kıvılcım’a dahi çok nadir dertlerini anlatıyor ki Kıvılcım bir keresinde ‘Benimle konuşmak istiyor bu çok fazla olmaz” demişti. Şu an gördüğüm kadarıyla bir tek Umut’la dertleşiyor. Görüştüğü erkekler bile ona değerli hissettirmiyor kendini. Ama Abdullah bey öyle değil ; ona değer veriyor, umursuyor, kalbini kırdığını düşündüğü için çiçekler getiriyor. Son görüşmelerinde mesela o hadsiz adamın yanında Alev korunmuş ve yüceltilmiş olmanın etkisinde kaldı. Onu aşağılayan adamlar Abdullah bey önünde el pençe durdu. Doğal olarak Alev’in hoşuna gidiyor bu durum. Yalnız benim daha tam çözemediğim konu Alev’in Abdullah beyden tam olarak nasıl etkilendiği. Yani onda bir baba sevgisi ve şefkati mi arıyor, yoksa gücü ve kuvveti Alev’i bir kadın olarak kendine mi çekiyor bende hala soru işareti. Bakalım Alev hayatın gerçeklerini mi kendi hayallerini mi kabul edecek bu sefer göreceğiz.

İki aile arasındaki çatışma iyiden iyiye alev almaya başladı. Bir yanda saf aşktan gözü açılmaya başlayan Doğa, diğer yanda kandırılan Kıvılcım, bir yanda kendi ailesiyle ilgili gözü açılan bir diğer insan Nursema ve hepsinin yanında hala ne olduğunu anlamadığım Abdullah, Alev ilişkisi. Kıyamet koptu kopacak ve bunların hepsi sadece fırtına öncesi sessizlik gibi geliyor bana… Bekleyip, göreceğiz.

O zaman bu haftalık da benden bu kadar haftaya yeniden görüşmek üzere.

 

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s