Can Kırıkları (Aziz, 20.bölüm)

YAZAR : Şeyma BULUT

Bilenler bilir, Aziz izlemek bana her zaman huzur verirdi ama bu hafta büyük bir hayal kırıklığı içerisindeydim. Bugüne kadar izlediğim en iç sıkıcı bölümü izledim desem abartmış olmam sanırım. Bunun iki sebebi var : İlki herkesin tahmin edeceği gibi Pierre’in ‘namus’ üzerinden çevirdiği oyunlar, diğeri de Dilruba karakterinin gel gitleriyle bölümün ana konusunun üzerini örtmesiydi. Diğer yandan da Efnan’ın içine düştüğü durum, her taraftan kuşatılması ve sessiz çığlıklarını kimsenin duymaması canımı çok acıttı. Bölümün tamamında Efnan attığı her adımda, kalbi camdan bir bardak gibi çatırdadı ve hareket ettikçe ardında can kırıkları bıraktı.

Geçtiğimiz hafta son sahnede Aziz için Pierre’in evine giden Efnan neredeyse en büyük kabusunu yaşayacaktı. Elindeki küçücük bıçakla oradan kurtulamayacağı gerçeği gün gibi ortadayken ben de bölüm boyunca Pierre neden Efnan’a saldırmadı diye düşündüm. Kendisinin de söylediği gibi o an istediğini yapardı ancak sanki tek derdi Efnan’ın elini kesmemesiydi. Üzerinde uzun uzun düşününce tek bir sonuca vardım : Pierre iki taraflı acı çektirmek istiyor. Efnan yüzükleri almaya gittiğinde, vermedi. Amacı Efnan’ı tercihinden dolayı cezalandırırken aslında bir yandan da onu kendi içinde “Yanlış mı tercih yaptım?” noktasına getirmeye çalışıyor. Bunun yolu da Aziz’in içine şüphe tohumları ekerken diğer yandan da Efnan’ın karşısına geçip “Bak bana tercih ettiğin adam bu, daha sana inanmıyor bile dedirtmek!” diye düşünüyorum. Ben Aziz’in asla bu kadarını yapacağına inanmazken biz erkeklere inancımızı bir günde yitirmedik. Tüm bu olanların bedelini ne yazık ki Efnan ödüyor ve zaten perişan olan genç kızı korkunç bir ikilemle baş başa bıraktı.

Efnan bölüm boyunca araftaydı. Bir yanda Aziz, bir yanda Dilruba diğer yanda Pierre derken iyice köşeye sıkıştı. Efnan ne evinde, ne yatak odasında, ne dışarıda rahat çünkü izin vermiyorlar. Odasına gidiyor Aziz’ e bir türlü kalbini gösteremiyor, odasından çıkıyor “Aziz beni asla bırakmaz!” diyen Dilruba karşısında, evden dışarı çıktığı anda Pierre köşe başında onu bekliyor. Efnan içine düştüğü cehennemden çıkmak istedikçe alevler dört yanını sardı. Özellikle Pierre konusu Efnan için büyük sıkıntı çünkü nedense bir türlü Aziz’e başına gelenleri anlatamadı ama ben Aziz’in artık Efnan’ı konuşmadan anlamasını bekliyorum da Aziz’in herkesi kurtarma derdinde olması karısını görmesini engelliyor. Onca dertleri yetmezmiş gibi bir de başlarına Dilruba ve Adem derdi çıktı. Efnan kocasının eski sevgilisiyle uğraşırken diğer yandan da Pierre belasını başından atmaya çalıştı ama nafile! İşler arap saçına döndü ve ne yazık ki Aziz sağduyulu davranmazsa çözülecek gibi durmuyor.

Ben bu hafta en çok Efnan’a üzüldüm desem yalan olmaz. Kocası için tek başına girip, çıktığı cehennemin ardından evine geldi ve kocasının yanı başında Dilruba vardı. Aziz’in ölüm anında bile karısını anması güzel de kendimi Efnan’ın yerine koyunca çok da önemsizmiş gibi yapamıyorum. Efnan, Aziz’in uyanmasının sevinciyle, sanki aylarca çölde kalmış da bir damla suyunu bulmuş gibi sevinirken tam arkasında duran Dilruba Aziz’in uyanmasına sevinmedi aksine yine hasetle bakıyordu. Şimdi bana kızabilirsiniz ama bence bu sevgi değil.

Dilruba, Aziz’in öleceğini sanarak çekip, gitmişti. En azından ben kendisini o noktada bıraktım. Sonrasında geri döndü, hadi kimsesiz, gidecek yeri yok, mecbur döndü diyelim. Teşekkür edersin, geçersin anlarım falan da Dilruba’nın derdi başkaydı. Aslında bana soracak olursanız tüm bunları kendisi planlamış bile olabilir. Düşünsenize bir anda Adem’le birlikte oldu, o gecenin sabahı Adem’e gerçeği söyledi ve Aziz’le düzelen arasını bozdu. Efnan, Aziz’in ona değer verdiğini anlasın diye etmediğini bırakmadı ve sonrasında Azime’ye “Benim kolyem” diye aldığı mücevheri, “Efnan gördü, aranız bozulmasın!” diye verirken aslında tek amacı aralarının bozulmasıydı. Azime’nin anında söyleyeceğini biliyordu ve aslında Aziz’le olan tüm sahnelerinde Efnan’ı nasıl yok saydığını da gördüm. Dilruba isteseydi kimse bu hale gelmezdi. Adem’i bir şekilde ikna etmesi de diğerlerini idare etmesi de mümkündü ama o yapmadı. Ben bu hafta itibariyle Dilruba’nın iyi niyetli olmadığına eminim.

Dilruba’yı Efnan’la olan sahnesine kadar anlamaya özen gösterdim. Ne olursa olsun, şiddet gören bir kadındı o, anlamam gerekir diye düşündüm ama o sahne bardağı taşıran son damla oldu. Efnan her şeye rağmen, yaptığı tüm imalara rağmen ona ağzını açıp tek kelime etmezken, kızın karşısına çıkıp “İlk onun olmadığımı ve asla onu sevmeyeceğimi biliyor!” demesindeki amaç Efnan’ı huzursuz etmekti. Bana kimse gelip de tersini anlatmasın. O sahneyi görmesem hala derdim ki kadıncağız ayakta kalmaya çalışıyor ama Efnan’ın karşısına çıkıp da böyle beylik laflar etmeye kalkarsa açıkçası ben bir sorgularım ki sorguladım da. Dilruba’nın bu hareketleri herkese zarar veriyor ve sanırım bu durum onun umurunda bile değil çünkü Aziz’i istediği noktaya getirdi diye düşünüyorum.

Dilruba, Adem’i hayatından tamamen çıkarmaya ve bunu da Aziz’i kullanarak yapmak istedi. Odada başına geleni asla onaylamıyorum ama bence tamamen amacı buydu. Aziz ve Adem kafa kafaya geldiler ve bence buradan dönüş yok. Dilruba son hamlesiyle Aziz ve Adem’in arasını sonsuza kadar bozdu diye düşünüyorum. Aziz hesap sorarken bile Adem’i kendine getirmeye çalışıyordu ama Adem’in artık tek misyonu “Ben bittim, siz de bitin!” Adem’in Dilruba’ya olan sevgisi çok yakıcıydı ve sanırım bu aşk onun sonunu getirecek ve üzülerek söylüyorum ki eğer Aziz Efnan’a kulak vermezse kendi evliliği de Pierre’e gerek kalmadan uçurumdan aşağı yuvarlanacak.

Aziz ve sanırım herkes biliyor ki Efnan öyle kolay kolay gönül koyacak biri değil. Aziz’i defalarca kez affetti ve eminim bir o kadar daha affedecek. Aziz hata yapmaya aşırı müsait olunca hele ki zaten bu kaçınılmaz son ancak bence Efnan’ın affetmeyeceği ya da kabullenmek istemeyeceği konular da vardır ki biz bunun ilk aşamasını gördük :Efnan, Dilruba’yı istemiyor. Açıkçası ben Efnan’ı çok haklı buldum. Kim kocasının eski sevgilisiyle aynı evde yaşamak ister ki? Arkadaşlar dürüst olalım ben 2022 yılında bu durumu asla kabullenmem. O yıllardaki anlayışı düşünecek olursak bunun hiç olmaması lazımdı diye düşünüyorum. Aziz’in Efnan’a kulak vermesi, anlaması lazımdı diye düşünüyorum. Kız sürekli gözüne maziyi sokan, kendi evinde kendisini hanım ilan eden bir kadınla yaşamak istemiyor ve bence bu hususta geri adım da atmayacak. Aziz ve Efnan’ın küçük tartışmasının ardından, Aziz’in başka yerde yatması bana kalırsa Efnan’ın tüm bölüm boyunca tüm gardını kaybettiği yerdi. Kocasıyla yeni evlenmiş kız, eşinden tavır yediği konu kocasının eski nişanlısının evinden gitmesini istemesi. Aziz, Efnan yanına gelecek sandığı için gitti yoksa kendisi evi terk ederdi, biliyoruz şimdi. En sonunda da kendisini tıpış tıpış yatak odasına süzülürken gördüm. Evet Efnan’ı çok seviyor ama anlamıyor be kardeşim, anlamıyor…

Aziz ve Efnan kavga gecesinin sabahı barışmış olsalar da Aziz hala karısının nasıl debelendiğini göremiyor. İzlerken tırnaklarımı ben yedim, adam Aladağ’dan serin gezdi. “Haklısın, her şeyi düzelteceğim” deyip saçlarını koklayacağına bir bak bakalım o gözlere ne göreceksin? Efnan korkudan tir tir titrerken Aziz’in bunu fark etmesi gerekiyordu ki uyandığında doktorların rehin alındığını dahi söylediler kendisine. Aziz, Dilruba yalnız falan diye gezeceğine kollarındaki kadın eriyip gidiyor, neyin var demekten öteye geçemedi. Ben en azından nasıl iyileştiğini, doktor meselesini sorgulamasını beklerdim. Aziz, Efnan’ın üstüne biraz gitse gerçekleri ödenir ama işte gündemi oraya gelemedi bir türlü.

Aziz çok zeki bir adam ama bazen gerçekten beni delirtiyor. Pierre karşısına çıktı “Bir melek bana geldi” dedi, adam bunu bile sorgulamadı. Pierre ne karşılığında hayatta kalmasına izin verdiğini dahi sorgulasa olayı çözebilirdi ama nedense bir türlü anlamadı, anlayamadı ve sonunda Pierre en iyi bildiği şekilde anlattı ona durumu.

Aziz’in son sahnesi biraz üzücüydü ama beni sonrası ilgilendiriyor. Açıkçası ben Pierre’in aralarına nifak tohumu ekeceğini düşünüyorum ve şimdi asıl mesele şu : Aziz ne yapacak? Pierre’e inanacak mı? Yoksa Efnan’ı dinleyecek mi? Aziz söz konusu karısı olduğunda mantığını kaybeden birine dönüşüyor ama eğer ki Efnan’ı benim kabul edemeyeceğim bir şeyle suçlarsa açıkçası elimden çekeceği var. Sabırla o anı bekliyorum.

Aziz dizisinin asıl konusu devrim niteliğinde bir aşk ve Hatay’ın bağımsızlık mücadelesiydi. Beni çeken tarafı buydu ama haftalardır işlenen bekaret, tek gecelik birliktelik teklifleri, Hatay meselesinin tek gazete başlığıyla verilmesi ya da bu sahnelerin hep Hatice Ana ekseninde verilirken diğer karakterlerin buradan bağımsız olması rahatsız edici olmaya başladı. Dilruba karakteri çok savruldu ama umarım artık bu noktada kalır. Kötüden iyi çıkmazdı zaten ama en azından denediniz diyelim değil mi? Önümüzdeki bölümde itibaren artık konunun toparlanması gerektiğine inanıyorum. Düzgün işlenirse dizinin en az üç sezon gidecek hikayesi var, şu sıralar toplumun hassasiyetin oluştuğu konularla Aziz gibi özel bir işe yazık edilmesin, reyting kaybını dikkate almalısınız diye düşünüyorum.

Bu haftalık da benden bu kadar arkadaşlar, bütün ekibin yüreğine sağlık. Haftaya görüşmek üzere, sevgiyle kalın ve mucizelere inanmaktan asla vazgeçmeyin